4 Kasım 2013 Pazartesi

LARS VON TRIER, NYMPHOMANIAC VE SANSASYONELLİK - EMRE KARA

Selam ederim okur, içimi dökeceğim sana. Şu sıralar sosyal medyada hep "Nymphomaniac"tan bahsediliyor oluşunu fark etmişsindir. Bu bana, "Sansasyonel olursan hep popüler olur, hep konuşulursun." savını bir kez daha kanıtlıyor. Film için başrol oyuncularının orgazm anlarını gösteren posterler falan hazırlanmış, aman bir reklamlar bir reklamlar, pazarlama hayli sıkı. Aha şöyle posterler. (O değil de bazı tipler çok komik durmuyo mu be. Uma Thurman ablamıza asla laf yok tabi.) :)



Lars von Trier'i severdim, ta ki sadece sansasyonel olmak adına film yapmaya başlayıncaya kadar. O zamana kadar gerçekten severdim ama benim von Trier sevgim "Manderlay" filmine kadardır, sonrası yukarıda tarif ettiğim gibidir. "Antichrist" neydi öyle, izlediğim en rahatsız edici ve en gereksiz filmlerdendi! Bir de caaanım Trakovsky'ye atfetmiş filmi Lars, Tarkovsky'nin o şiirsel ve düşsel filmlerinin yanından asla geçemeyecek filmini. "Melancholia" da beklentilerimin altındaydı, çünkü fikir çok orijinaldi ve çok daha sağlam bir öyküyle sunulabilirdi. Arkaya klasik müzik eserleri koyup filmin çeşitli yerlerine sansasyonel sahneler koymakla bitmiyor sinemacılık Lars'cım. Öptüm. :)

Ha Lars von Trier'in önceki filmleri de sansasyoneldi ama şöyle bir durum var: Ben sinemada sansasyonelliğe karşı değilim, filmin felsefi bakış açısını çarpıcı ve akla kazınıcı bir biçimde sunmaya hizmet ediyorsa eğer bu. Tamamen kendisi için var olan bir sansasyonellik ise gereksiz. Von Trier film yapmayı bırakabilir, ben de onu "Dalgaları Aşmak", "Karanlıkta Dans", "Dogville" ve "Manderlay"nin yönetmeni olarak hatırlarım hep. Ki bu filmler izlediğim en iyi filmler arasındadır. Özellikle de "Dogville" ve "Karanlıkta Dans". ("Manderlay"de keşke Nicole Kidman ve James Caan ile devam edilebilseydi ve "Dogville"de gördüğümüz bazı yüzleri farklı rollerle yeniden görmek yerine bu yeni rollerde farklı oyuncular görseydik.) Neyse, ben Lars'ın beğendiğim bu filmlerini şiddetle tavsiye edeyim ve sizi "Dogville"in trailer'ıyla başbaşa bırakayım. Seni böyle hatırlayacağım Lars. :)

http://www.youtube.com/watch?v=8rPllm4WEXw

EMRE KARA (Tüm yazılarmın tüm hakları saklıdır. Kalbimde ve zihnimde.) :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder