Oscar ödüllerinin kazananları, en çok ödül alan filmden başlamak üzere şu şekildeydi:
Mad Max: Fury Road (6) = kostüm
tasarımı, kurgu, makyaj ve saç tasarımı, prodüksiyon tasarımı, ses kurgusu, ses
miksajı
The Revenant (3) =
yönetmen (Alejandro Gonzalez Inarritu), erkek oyuncu (Leonardo Di Caprio),
sinematografi (Emmanuel Lubezki)
Spotlight (2) = film,
özgün senaryo
Amy (1) = belgesel
Bridge of Spies (1) =
yardımcı erkek oyuncu (Mark Rylance)
Ex Machina (1) = görsel
efekt
Inside Out (1) =
animasyon
Room (1) = kadın oyuncu
(Brie Larson)
Son of Saul (1) = yabancı
film
Spectre (1) = özgün şarkı
(Writing’s on the Wall)
The Big Short (1) =
uyarlama senaryo
The Danish Girl (1) =
yardımcı kadın oyuncu (Alicia Vikander)
The Hateful Eight (1) =
özgün müzik (Ennio Morricone)
- “Mad Max: Fury Road”
gecenin gizli kazananı oldu. “Gizli” diyorum çünkü Oscar’ın en ünlü ana
dallarında ödül almazken tüm teknik dallardaki ödülleri süpürerek 6 Oscar ile
gecenin en çok ödül kazanan filmi oldu.
- Leonardo Di Caprio, 5
kez aday olduğu oyunculuk Oscar’ına sonunda kavuştu. Di Caprio’nun ilk adaylığı
“What’s Eating Gilbert Grape” (1993) filminde yardımcı en iyi erkek oyuncu
kategorisindeydi, sonraki adaylıkları ise “The Aviator” (2004), “Blood Diamond”
(2006), “The Wolf of Wall Street” (2013) ve “The Revenant” (2015) filmlerinde
en iyi erkek oyuncu dalındaydı ki son adaylığı, ödül getirdi. İsminin
açıklanmasının ardından gelen uzun alkışları takiben Di Caprio kabul
konuşmasında “The Revenant”taki oyuncu arkadaşı Tom Hardy’ye, yönetmeni
Inarritu’ya, sinema sanatı hakkında kendisine çok şey öğrettiğini söylediği
Martin Scorsese’ye, ailesine ve arkadaşlarına teşekkür etti. “The Revenant”ın
insan-doğa ilişkisini temel alan bir film olduğunu, bizim de doğaya karşı daha
saygılı olmamız, onun kıymetini bilmemiz gerektiğini belirtti ve iklim
değişikliklerine, doğal dengenin bozuluşuna dikkat çekerek konuşmasını
sonlandırdı.
- Alejandro Gonzalez
Inarritu, üst üste iki yıl yönetmen dalında Oscar almış oldu. Geçen sene de
“Birdman” (2014) filmiyle almıştı aynı ödülü.
- Emmanuel Lubezki, üst üste üç kez sinematografi dalında Oscar almış oldu. Bu üç Oscar “Gravity”
(2013), “Birdman” (2014) ve “The Revenant” (2015) filmleriyle geldi.
- Ennio Morricone,
sinemanın en efsanevi müzisyenlerinden biri olarak, bu dalda 6 adaylığa sahip
ve ödülü bu yıl alabildi. Kendisinin önceki ödülsüz adaylıkları “Days of
Heaven” (1978), “The Mission” (1986), “The Untouchables” (1987), “Bugsy” (1991)
ve “Malena” (2000) filmleri ileydi. Bu önceki adaylıklarında ödül almasa da
akademi 2007 yılında Morricone’ye bir onur Oscar’ı vermişti. Yine de müzik
dalında sonunda ödül alabilmiş olması sevindirici.
- Yılın bazı ünlü ve
başarılı filmleri, adaylıkları olsa bile geceden ödülsüz ayrıldı. Bunlar
arasında yedi adaylığa sahip “The Martian”, altı adaylığa sahip “Carol”, beş
adaylığa sahip “Star Wars: The Force Awakens”, üç adaylığa sahip “Brooklyn” ve
“Sicario”, iki adaylığa sahip “Steve Jobs” filmleri sayılabilir.
- Alicia Vikander genç
bir yetenek olarak parlıyor. (27 yaşında) Kendisini 2015 yılında “Ex Machina”,
“The Man from U.N.C.L.E.” ve “The Danish Girl” gibi başarılı filmlerde izledik.
Ancak “The Danish Girl” filmindeki rolüyle en iyi kadın oyuncu değil de
yardımcı kadın oyuncu dalında aday olması tepki de çekmişti biraz. Çünkü rol
arkadaşı Eddie Redmayne en iyi erkek oyuncu dalında adaydı ama filmde
Vikander’in ekranda görünme oranı Redmayne’inkinden daha fazlaydı. Yapımcılar,
ödül kazanmasını daha iyi garantilemek adına yardımcı oyuncu dalında aday
göstermeyi tercih etmişler, nitekim bu “kurnazlık” da işe yaramış, fakat
Vikander gerçekten beni çok etkilemiş olan bir genç yetenek ve bu İsveç asıllı ablamızın geleceği hayli parlak görünüyor. Aslında yardımcı kadın oyuncu
dalındaki adaylar da hayli iddialı adaylardı: Jennifer Jason Leigh, Rooney
Mara, Rachel McAdams ve Kate Winslet.
- Bir başka parlayan genç
yetenek de Brie Larson, kendisi 26 yaşında. En iyi kadın oyuncu adaylarından
üçünün 30 yaş altı olduğunu da belirtelim. Larson’la birlikte Jennifer Lawrence
(1990’lı) ve Saoirse Ronan (1994’lü) da adaylar arasındaydı.
- “Mustang” aslında
Türkiye’nin Oscar’larda ilk kez baş göstermesi değildi. “Umuda Yolculuk” (1990)
(orijinal adı: Reise der Hoffnung) filmi İsviçre, Türkiye, İngiltere ve Fransa
ortak yapımı idi ve bu film İsviçre için en iyi yabancı film Oscar’ını almıştı.
“Mustang” de ikinci Oscar maceramız oldu. Ödüle Fransa adına aday olmuş olsa da
film aslında Fransa, Almanya, Türkiye ve Katar ortak yapımı ve dili Türkçe.
Ancak ödülü, Yahudi soykırımı temasını ele alan “Son of Saul”e kaybedeceği
biraz aşikardı açıkçası.
- Veee son olarak, bu yıl
içerisinde hayatını kaybetmiş olan bazı ünlü sinemacılar: Alan Rickman, Andrzej
Zulawski, Chantal Akerman, Christopher Lee, David Bowie, Ettore Scola, Jacques
Rivette, James Horner, Leonard Nimoy, Maureen O’Hara, Omar Sharif, Wes Craven
ve daha birçokları…
Birkaç Leonardo fotoğrafı ile yazıyı bitirelim:
EMRE KARA
Tüm yazılarımın tüm hakları saklıdır. Kalbimde ve zihnimde. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder